7'den büyük deprem olma olasılığını taşıyor
Çanakkale Onsekiz Mart Üniversitesi (ÇOMÜ) Jeoloji Mühendisliği Bölüm Başkanı Prof. Dr. Süha Özden, dün Yenice'de meydana gelen 4.9 büyüklüğündeki depremi değerlendirerek, "Tarihsel ve aletsel dönem geçmişlerine baktığımız zaman bu bölge üzerinde 7’den büyük deprem her zaman olma olasılığını taşıyor" dedi.
ÇOMÜ Mühendislik Fakültesi Dekanı ve ÇOMÜ Deprem Araştırma ve Uygulama Merkezi Müdürü Prof. Dr. Tolga Bekler ve ÇOMÜ Jeoloji Mühendisliği Bölüm Başkanı Prof. Dr. Süha Özden, Yenice’de yaşanan ve İstanbul, Bursa ve Balıkesir’den de hissedilen deprem sonrası bölgedeki son durumu değerlendirdi.
ÇOMÜ Jeoloji Mühendisliği Bölüm Başkanı Prof. Dr. Süha Özden, " Yenice merkezli 4.9 büyüklüğünde bir depremin olduğunu görüyoruz. Yenice-Gönen fayı üzerinde meydana gelen 4.9 büyüklüğündeki bu depremin de odak mekanizması çözümünün sağ yanal doğrultu atımlık bir fay olduğunu görüyoruz. Hem tarihsel geçmiş, hem aletsel dönem geçmişleri açısından baktığımız zaman Yenice-Gönen fayı üzerinde meydana gelen dün akşam ki depremin çok önemli bir noktada meydana geldiğini ifade etmek isterim. Depremden hemen sonra şu ana kadar hiçbir artçı sarsıntının olmaması da enteresan. Dolayısıyla bunu izlemek gerekiyor. Çünkü burası yarımada içerisindeki en önemli aktif fay ve yıkıcı depremlerle karşımıza çıkmış bir bölgedir. Dolayısıyla bu depremin sonrasında herhangi bir büyük depremin gelip gelmeyeceğini bilemeyiz. Ancak izlemek durumundayız. Şunu ifade etmek isterim ki, özellikle son bir yıl içerisinde Marmara Denizi’nin güneyinde yer alan bu bölgede bir sismik açıdan bir stres geriliminin arttığını bize gösteriyor. Bu stres geriliminin arttığının sonuçları da küçük ve orta büyüklüğe yakın depremler olarak karşımıza çıktı. Dolayısıyla bu depremlere dikkate alarak bölgeyi bilimsel olarak yakından incelemeye devam edeceğiz" dedi.
ÇOMÜ Deprem Araştırma ve Uygulama Merkezi Müdürü Prof. Dr. Tolga Bekler ise, "4.9 büyüklüğündeki deprem bölgedeki birçok aktif fay olarak nitelendirdiğimiz farklı geometrilerdeki faylardan bir tanesi tarafından üretilmiş bir deprem. Geçtiğimiz hafta içerisinde yine Biga’da meydana gelen bir depremiz vardı. Dolayısıyla tüm bu depremler bize bölgenin tektonik açıdan, yani bu deformasyon alanları içerisinde ne kadar fazla tehlike içerdiğinde göstergelerinden bir tanesi. Hakikaten de Güney Marmara Bölgesi ya da Biga Yarımadası olarak adlandırdığımız bu alan içerisinde son 100 yıl içerisinde özellikle 6’nın üzerinde farklı büyüklüklerde depremlerin oluştuğunu görüyoruz. Rejim itibariyle de hem açılma rejiminin, hem de sıyrılma faylarının olduğu bir bölge. Dolayısıyla bu süreç içerisinde meydana gelebilecek hiçbir depremi biz beklenmedik bir deprem olarak görmüyoruz. Anadolu’nun birçok yerinde de bunlar mevcut. Dolayısıyla tek problem burada bu sürecin çok rastgelelik içerdiği dolayısıyla hangi fayın, ne zaman deprem üreteceği konusunda maalesef bir bilgi sahibi değiliz. Bildiğimiz tek şey geçmişte farklı bir üreten bu tür geometrilere sahip olan fayların yine gelecekte de gerilme alanlarına bağlı olarak depremler üreteceği şeklinde. Tabi burada tek bir fay yok. Burası bir fay onu Yenice-Gönen, Etili, Sarıköy, güneyde yine İvrindi, Edremit Körfezi vesaire aşağı yukarı 12-13 tane aktif fayımız var. Bunların bir kısmı batı da bir kısmı Biga bölgesi içerisinde Güney Marmara'nın Kuzey Anadolu Fayı’nın, Güney Marmara'nın güney kolu içerisinde geçen alanları dahilinde. Dolayısıyla bu tür depremleri görmeye alışmamız gerektiğini düşünüyorum" ifadelerine yer verdi.
Çanakkale Onsekiz Mart Üniversitesi (ÇOMÜ) Jeoloji Mühendisliği Bölüm Başkanı Prof. Dr. Süha Özden, dün Yenice'de meydana gelen 4.9 büyüklüğündeki depremi değerlendirerek, "Tarihsel ve aletsel dönem geçmişlerine baktığımız zaman bu bölge üzerinde 7’den büyük deprem her zaman olma olasılığını taşıyor" dedi.
ÇOMÜ Mühendislik Fakültesi Dekanı ve ÇOMÜ Deprem Araştırma ve Uygulama Merkezi Müdürü Prof. Dr. Tolga Bekler ve ÇOMÜ Jeoloji Mühendisliği Bölüm Başkanı Prof. Dr. Süha Özden, Yenice’de yaşanan ve İstanbul, Bursa ve Balıkesir’den de hissedilen deprem sonrası bölgedeki son durumu değerlendirdi.
ÇOMÜ Jeoloji Mühendisliği Bölüm Başkanı Prof. Dr. Süha Özden, " Yenice merkezli 4.9 büyüklüğünde bir depremin olduğunu görüyoruz. Yenice-Gönen fayı üzerinde meydana gelen 4.9 büyüklüğündeki bu depremin de odak mekanizması çözümünün sağ yanal doğrultu atımlık bir fay olduğunu görüyoruz. Hem tarihsel geçmiş, hem aletsel dönem geçmişleri açısından baktığımız zaman Yenice-Gönen fayı üzerinde meydana gelen dün akşam ki depremin çok önemli bir noktada meydana geldiğini ifade etmek isterim. Depremden hemen sonra şu ana kadar hiçbir artçı sarsıntının olmaması da enteresan. Dolayısıyla bunu izlemek gerekiyor. Çünkü burası yarımada içerisindeki en önemli aktif fay ve yıkıcı depremlerle karşımıza çıkmış bir bölgedir. Dolayısıyla bu depremin sonrasında herhangi bir büyük depremin gelip gelmeyeceğini bilemeyiz. Ancak izlemek durumundayız. Şunu ifade etmek isterim ki, özellikle son bir yıl içerisinde Marmara Denizi’nin güneyinde yer alan bu bölgede bir sismik açıdan bir stres geriliminin arttığını bize gösteriyor. Bu stres geriliminin arttığının sonuçları da küçük ve orta büyüklüğe yakın depremler olarak karşımıza çıktı. Dolayısıyla bu depremlere dikkate alarak bölgeyi bilimsel olarak yakından incelemeye devam edeceğiz" dedi.
ÇOMÜ Deprem Araştırma ve Uygulama Merkezi Müdürü Prof. Dr. Tolga Bekler ise, "4.9 büyüklüğündeki deprem bölgedeki birçok aktif fay olarak nitelendirdiğimiz farklı geometrilerdeki faylardan bir tanesi tarafından üretilmiş bir deprem. Geçtiğimiz hafta içerisinde yine Biga’da meydana gelen bir depremiz vardı. Dolayısıyla tüm bu depremler bize bölgenin tektonik açıdan, yani bu deformasyon alanları içerisinde ne kadar fazla tehlike içerdiğinde göstergelerinden bir tanesi. Hakikaten de Güney Marmara Bölgesi ya da Biga Yarımadası olarak adlandırdığımız bu alan içerisinde son 100 yıl içerisinde özellikle 6’nın üzerinde farklı büyüklüklerde depremlerin oluştuğunu görüyoruz. Rejim itibariyle de hem açılma rejiminin, hem de sıyrılma faylarının olduğu bir bölge. Dolayısıyla bu süreç içerisinde meydana gelebilecek hiçbir depremi biz beklenmedik bir deprem olarak görmüyoruz. Anadolu’nun birçok yerinde de bunlar mevcut. Dolayısıyla tek problem burada bu sürecin çok rastgelelik içerdiği dolayısıyla hangi fayın, ne zaman deprem üreteceği konusunda maalesef bir bilgi sahibi değiliz. Bildiğimiz tek şey geçmişte farklı bir üreten bu tür geometrilere sahip olan fayların yine gelecekte de gerilme alanlarına bağlı olarak depremler üreteceği şeklinde. Tabi burada tek bir fay yok. Burası bir fay onu Yenice-Gönen, Etili, Sarıköy, güneyde yine İvrindi, Edremit Körfezi vesaire aşağı yukarı 12-13 tane aktif fayımız var. Bunların bir kısmı batı da bir kısmı Biga bölgesi içerisinde Güney Marmara'nın Kuzey Anadolu Fayı’nın, Güney Marmara'nın güney kolu içerisinde geçen alanları dahilinde. Dolayısıyla bu tür depremleri görmeye alışmamız gerektiğini düşünüyorum" ifadelerine yer verdi.